İnsan Evirmek İçin Yaratılmıştır

“İnsan yaratılışı itibariyle evrimcidir. Yaratılanı anlamak, anlamlandırmak ve kullanmak için elindekileri alıp evirir ve olanı daha güzel, estetik, daha kullanışlı hale getirir.”

Mesut Özdemir – Aforizma 38 – Aralık 2024 – Ankara

İnsan, yaratılışı itibariyle evrimci bir varlıktır. Yüce Allah, ona anlamak, anlamlandırmak, dönüştürmek ve güzelleştirmek için akıl, irade ve estetik kavrayış bahşetmiştir. İnsan, sadece yaratılanı olduğu gibi kabul etmekle kalmaz; elindekileri alır, onları evirir ve hikmetine uygun bir şekilde daha güzel, daha estetik ve daha kullanışlı bir hale getirir. Bu dönüşüm çabası, insanın yeryüzündeki halifelik görevinin bir tezahürüdür.

Kur’an-ı Kerim’de, insanın ‘yeryüzünün halifesi’ (Bakara, 30) olduğu belirtilir. Bu görev, insanın yalnızca yaratılışı tefekkür etmesini değil, aynı zamanda yaratılanı daha iyiye ve hayırlıya dönüştürme sorumluluğunu da içerir. Allah’ın yaratışında her şey bir ölçüye göre düzenlenmiştir (Furkan, 2) ve insana bu düzeni koruyup geliştirme yetkisi verilmiştir. İnsan, Allah’ın yarattığı kâinatı tefekkür ederek, hem fiziksel hem de manevi güzellikleri ortaya çıkarır ve yeryüzünü imar eder (Hud, 61). Bu imar, aynı zamanda Allah’a kulluk etmenin ve O’na şükretmenin bir yoludur.

Tarih boyunca insanoğlu, bu dönüşüm ve güzelleştirme çabasını farklı alanlarda göstermiştir. Leonardo da Vinci, doğanın bir ilham kaynağı olduğunu ifade ederken, insanın doğanın sanatını anlamlandırma ve ondan ilham alarak kendi eserlerini yaratma çabasını ortaya koymuştur. Da Vinci’nin anatomi çalışmaları, uçuş makineleri ve sanat eserleri, insanın yaratılışındaki evrimci ruhun bir yansımasıdır.

Tolstoy, sanatı Allah’ın verdiği armağanlarla dünyayı güzelleştirmenin bir yolu olarak görür. Ona göre insan, yaratılanı sadece dönüştürmez; aynı zamanda bu dönüşümde insanlığın ahlaki ve estetik değerlerini yüceltir. Goethe ise insanın anlama ve yaratma eylemleriyle yüceldiğini savunur. “Faust” eserinde bilgiye ve yaratılışın sırlarına ulaşma arayışı, insanın manevi evrimini ve Yaratıcı’ ya yakınlaşma çabasını simgeler.

İslam sanatında görülen tezyinat, Allah’ın yaratışındaki düzen ve hikmete duyulan hayranlığın estetik bir ifadesidir. Geometrik desenler ve simetrik motifler, insanın yaratılışı tefekkür etmesinin bir meyvesidir. Bilimsel keşifler de bu sürecin bir parçasıdır. İbn-i Sina, bilim ve felsefeyi Allah’ın varlığını anlamanın bir aracı olarak görmüş ve “Her hastalığı yapan bir kurttur. Yazık ki onu görecek elimizde âlet yoktur.” diyerek insanın bu çabasını vurgulamıştır.

Bilimsel olarak, insan beyninin nöro plastisite özelliği, onun yaratıcı ve dönüştürücü doğasını açıklar. İnsan beyni, çevresel uyaranlara göre kendini yeniden şekillendirme, öğrenilen bilgiyi daha üst seviyelere taşıma ve bu bilgiyi insanlığın hayrına kullanma kapasitesine sahiptir. Newton, bilimdeki ilerlemesini “devlerin omuzlarında durmak” olarak ifade ederken, yaratılan bilgiyi devralıp dönüştürmenin ve daha ileriye taşımanın önemine dikkat çeker.

İnsan, yaratılışındaki bu evrimci yön sayesinde sadece fiziksel dünyayı değil, fikirleri, duyguları ve değerleri de dönüştürme kabiliyetine sahiptir. Her bir yaratım, geçmişin mirasını taşırken geleceğe bir köprü kurar. Da Vinci’nin icatlarından Tolstoy’un ahlak temelli sanat anlayışına, İbn-i Sina’nın bilimsel çalışmalarından Goethe’nin manevi evrime olan inancına kadar insanın bu yönü sayısız alanda kendini gösterir.

Sonuç olarak, insanın yaratılanı dönüştürme çabası, Allah’ın sanatına olan hayranlığın ve bu sanatın hikmetini anlamlandırmanın bir yoludur. Bu çaba, insanın “eşref-i mahlûkat” sıfatını yüceltir ve onun yeryüzündeki varlık sebebine uygun hareket ettiğini gösterir. Her bir dönüştürme, ister bir sanat eserinde, ister bilimsel bir keşifte, ister toplumsal bir iyileştirme çabasında olsun, Allah’a bir şükür ve teslimiyet eylemidir.

İnsan, yaratılışın sırlarını keşfettikçe Yaratıcıya daha çok yaklaşır ve her yeni güzellik, insanoğlunun ilahi bir emaneti daha iyi anladığını ve kullandığını gösterir. İşte bu yüzden insan, yalnızca evrimin bir ürünü değil, aynı zamanda evrimin bizzat mimarıdır.

19.01.2025

Ankara

Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments